Saf Kan Rejim Yandaşları ile (
Ölüm Yiyenler yani
Voldemortçular) ile Saf Kan Rejim Karşıtlarının(
Dumbledore'un Ordusu ,
Zümrüdüanka Yoldaşlığı yani
Dumbledorecular )
Hogwarts şatosunda karşı karşıya geldiği büyük savaş.Savaşa katılan kişi sayısı 500 ile 1500 arası olarak tahmin edilmektedir.Büyücülük tarihinin en büyük savaşlarından biridir.
Nedeni
Harry Potter sadece yakın çevresinin bildiği gizli bir iş üzerine
Hogwarts'a kaçak olarak gelmiş ve
Hogwarts yönetimini elinde bulunduran
Ölüm Yiyen Carrow Kardeşler'e saldırmıştır.
Harry Potter'ın sorunu şudur ki
Hogwarts'a geldiğini
Lord Voldemort da bilmektedir. Kısa zaman içinde
Hogwarts'a gelen
Lord Voldemort'u bir çok sürpriz beklemektedir. Şatonun kontrolünü elinde bulunduran
Ölüm Yiyenler dışarı sürülmüş şatonun etrafına bir çok efsun ve kalkan büyü yapılmıştır. Ayrıca Karanlık Lord Rejimi(Saf Kan Büyücü Irkı)Karşıtları da şatoya gelmiş ve
Lord Voldemort'a karşı savaşmak için hazırlanmışlardır.
Lord Voldemort kendisine
Harry Potter'ın teslim edilmesinin karşılığında diğer herkesin affedileceğini bildirir. Ancak
Hogwarts'taki rejim karşıtları kabul etmez ve
Lord Voldemort'un talimatı üzerine şato kuşatılır ve sonra saldırılır.
Kuşatma
Hogwarts şatosu etrafı tamamen surlarla ve büyük burçlarla çevrili bir şato olduğu için savunması gayet güçlüdür.Buna karşın şatonun içinde
Zümrüdüanka Yoldaşlığı,
Dumbledore'un Ordusu.
Ravenclaw ve
Hufflepuff'lı reşit öğrenciler,
Gryffindor'lu öğrencilerin yarısı ve rejim karşıtı diğer yetişkin büyücüler vardır.
Lord Voldemort'unsa sadık
Ölüm Yiyenler'inin yanında
Slytherin'li bazı öğrenciler ve
Sihir Bakanlığı vardır.Ayrıca Ruh Emici,devler ve dev örümceklerde vardır.
Şatoya Hucum(1. Evre)
Savaş büyük bir gümbürtüyle
Ölüm Yiyenlerin( Saf Kan Rejim Yandaşları (
Voldemortçular ) şatoyo saldırmasıyla başlar.Devler şatonun asırlık surlarını un ufak ederken
Hogwartslı direnişçiler( Saf Kan Rejim Karşıtları (
Dumbledorecular ) ellerinden geldiği kadar savunma yapmaktadır.
Lord Voldemort savaşın ilk bölümüne katılmaz. Buna karşın
Ölüm Yiyenler çok iyi bir ilerleme kaydederler. Surları büyük oranda aşarlar ve şatonun içlerine kadar girerler. Buna karşın direnişçiler önemli başarılar elde edemezler. Savaşın ilk yarısı büyük bir tahribat içinde geçer ve şato çok zarar görür. Savaşın ilk yarısında direnişçilerin zayiatı çok büyük olur.
Nymphadora Tonks ve
Fred Weasley ,
Bellatrix Lestrange tarafından öldürülür ve
Colin Creevey da hayatlarını kaybedenler arasındadır. Buna karşın
Ölüm Yiyenler önemli derecede kayıplara uğramazlar. Bu sonuç karşısında
Voldemort barış teklif eder ve
Harry Potter'ın kendisine teslimini ister. Ancak yine hayır cevabını alır. Fakat bu sefer
Harry Potter kendisi teslim olmaya gider çünkü çok önemli bilgiler edinmiştir ve kendisi uğruna daha fazla insanın hayatını kaybetmesini istemez. Bundan dolayı teslim olur. Bu olay sonrasında ise
Hogwarts Direnişçileri teslim olur ve
Ölüm Yiyenler şatoya girerler.
Meydan Muharebesi
Harry Potter teslim olmaya
Ölüm Yiyenler'in karargahı
Yasak Orman'a gider.
Lord Voldemort ve sadık destekçileri orada
Voldemort'un talimatlarını beklemektedir.
Harry Potter birden karşılarına çıkınca korkarlar ama sonra sevinirler. Kısa bir bakışmanın ardından Harry'yi
Voldemort Avada Kedavra lanetiyle öldürdüğünü zanneder.
Voldemort Harry'yi öldürdüğünü zanneder fakat Harry ölmez. Çünkü aslında
Harry Potter'da
Voldemort'un
Hortkuluklarından biridir fakat
Voldemort'da bunun farkında değildir.Harry'nin annesini ve babasını öldürdüğü gece Harry'yi de yanlışlıkla Hortkuluk yapmıştır. Avada Kedavra lanetiyle sadece Hortkuluk'u yok eder. Harry ölmüş numarası yapar ve sonra
Hogwarts Direnişçilerine gösterilmek üzere şatoya götürülür. Direnişçiler Harry'nin cesedini görünce şaşırırlar ve son umutlarını da böylece kaybetmiş olurlar. Bu durumda teslim olurlar ancak o sırada Yasak Orman'dan At-Adamlar taarruza geçer ve
Ölüm Yiyenler'e saldırmaya başlarlar. Bu saldırıyla büyük bir savaş başlar ve savaşın ikinci kısmını da bu oluşturur.
Hogwarts direnişçileri de bu savaşa katılırlar ve Savaşın Ortasında En önemli büyücülerden biri ve savaşın en büyük kumandanı olan
Remus Lupin öldürülür.
Ölüm Yiyenler buna çok sevinmiştir. Çünkü; çok önemli bir
Zümrüdüanka Yoldaşlığı üyesi ölmüştür. Savaş sürüp giderken
Neville Longbottom, gizlice
Voldemort'un sadık yılanı
Nagini'yi öldürür. Böylece
Voldemort'un üzerindeki Hortkuluk kalkanı da kalkmış olur ve
Voldemort'un son Hortkuluğu da yok olmuş olur. Büyük bir gazaba uğrayan Karanlık Lord Rejim Yandaşları yavaş yavaş eriyip gitmektedir.
Molly Weasley de
Bellatrix Lestrange'ı öldürünce
Voldemort en iyi yandaşını kaybeder. Son olarak Harry'nin ortaya çıkmasıyla her şey açığa çıkar. Harry ölmemiştir ve şimdi
Voldemort'la düello edecektir. Aralarında çok manalı bir konuşma geçer. Ardından büyüler çarpışır ve
Lord Voldemort bir daha hiç kalkmamak üzere yere yığılır. Bundan sonra Saf Kan Rejimi yıkılmış,
Ölüm Yiyenler Azkaban Hapishanesi'ne gönderilmiş ve
Harry Potter'da Sihir Düyasının yarı-fiili olarak manevi başarı elde etmiş olur.